ÇOKLU ZEKÂ KURAMI
Her insan farklı özelliklerle dünyaya gelmektedir. Her insanın parmak izlerinin farklı olması gibi her insanın zihinsel yetileri de farklıdır. Gardner (2010: 3), zekȃ testinde elde edilen sonucun insanın okul konularını halledebilme becerisini gösterdiğini ancak daha sonraki hayatındaki başarısına dair pek az şey söylediğini belirtmektedir. Ona göre insani bir zihinsel yetkinlik, problem çözmeye dair bir dizi beceriyi-bireyin karşısına çıkan gerçek sorunları ya da güçlükleri çözmesini, uygun olduğunda da etkili bir ürün ortaya koymasını, yeni sorunlar bulması ya da yaratmasını, böylece yeni bilgiler edinmek için zemin hazırlamasını içermelidir.
Onun bu yaklaşımı zekȃya bakış açılarını da ortaya koymaktadır. Çünkü o diğer bilim adamlarından farklı olarak zekȃnın çok değişik işlevleri yerine getirdiğini ve farklı zekȃ alanlarına sahip olunduğunun farkına varılmasının da hayatı kolaylaştıracağını düşünmektedir. ÇZK zekȃnın tek boyutlu olmadığını, her bireyin farklı zekȃlara ve farklı öğrenme biçimlerine sahip olduğunu öne sürmektedir.
Çoklu Zekȃ Kuramı Howard Gardner ‘in yazdığı ve 1983’te basılan“Frimes of Mind” (Zihin Çerçeveleri) adlı kitapla gündeme gelmiştir. O bu kuramı Harward Üniversitesinde gerçekleştirdiği bir projenin sonucu olarak ortaya koymuştur. Projede normal ve yetenekli çocukların zihinsel gelişimleri incelenmiştir. Projede her çocuğun bir ya da birkaç alanda gelişme yeteneğine sahip olduğu sonucuna varılmıştır. Gardner kitabında yedi tür zekȃdan bahsetmiş ancak bunların da yeterli olmadığını ifade etmiştir.
Gardner ÇZ Kuramına ilişkin özellikleri ve bilimsel kanıtları sunarken, büyük ölçüde beyin araştırmalarına ve nöro-psikolojiye dayanmıştır(Selçuk ve diğerleri, 2004: 12). Çünkü beyni incelendiğinde beynin her bölgesinin farklı işlevleri yerine getirdiği tespit etmiştir. Vural (2005: 232), Gardner’in teorisiyle kültürel değerlerin de işin içine girdiğini belirtmekte ve Gardner’in zekȃyı problem çözmenin yanında, en az bir kültürde kabul gören, değerli sayılan bir ürün ortaya koyabilme olarak tanımladığını ifade etmektedir.
Yapılan araştırmalar sonucunda Gardner’in zekȃyla ilgili olarak ortaya koyduğu ölçütleri biyolojik köken, insan türünün evrenselliği, yeteneğin kültürel değeri, nörolojik temelin varlığı ve temsil yeteneği olarak sıraladığını belirten Demirel ve diğerleri (2006: 13-14) bu ölçütleri şu şekilde açıklamışlardır:
Biyolojik köken, zekȃnın kalıtımsal boyutunu öncelikle içermektedir. Problem çözme ve bilginin bilinen her bir yolu, sosyo-ekonomik ve eğitimsel koşullara bağlı kalmaksızın her kültürde bulunur. Zekȃnın en güçlü göstergelerinden biri kültürel anlamda taşıdığı değerdir. Beynin işlemler takımını etkin hale getiren ya da harekete geçmesine neden olan iç ve dış olaylar vardır. Her zekȃ; sözcük sembolleri, resim sembolleri, müzik sembolleri ya da rakamsal semboller gibi sembollerle ya da bilgiyi anlamlandırmaya ilişkin bazı kültürel buluşlarla kodlanabilir. Bu, zekȃnın aktarımı ve öğretilmesi için anahtardır.
Gardner insan zekȃları üzerine düşünmeye, insan türünün neye benzediğiyle yüzleşerek, bu türün üyelerinin yeterli kaynak sağlandığında ve yerinde müdahalelerde bulunulduğunda hangi alanlarda etkin olmaya yatkın olduğunu değerlendirerek başlamak gerektiğini ifade etmektedir (2010: 528) ve aşağıdaki açıklamaları yapmaktadır:
Bu bakış açısıyla yaklaştığımızda, “Öğrenmenin sınırı yoktur” gibi sloganların pek az yararı vardır: İnsanoğlunun her şeyi yapabileceğini düşünmenin hatalı olması bir yana, her şeyin sağlandığı bir ortamda dahi, neyin yapılması, neyin yapılmaması gerektiğine dair bir kılavuz yoktur. Benim yedi “kilit” zekȃ biçimi ortaya koymam, insanların ilerleme potansiyeli taşıdığı yedi entelektüel bölgeyi belirtme, bu entelektüel becerilerin yetenekli insanlar ve tümüyle normal olsalar da belli bir alanda özel yeteneği olmayan bireylerce hayata geçirilmesi sırasında aşılacak bazı köşe taşlarına dair fikirler sunma çabasının bir ürünüdür.
Gardner’in yukarıdaki açıklamalarında önem kazanan ifade “kilit” ifadesidir. Bu ifade aşılması gereken engelleri ve sahip oldukları kaynakları göstermesi bakımından önemlidir. Saban (2010: 10), Gardner’in tespit ettiği çoklu zekȃ ilkelerini şu şekilde ifade etmektedir:
Her insan, kendi zekȃsını geliştirme yeteneğine sahiptir. Zekȃ, sadece gelişmekle kalmaz, başkalarına da öğretilebilir. Zekȃ, çok yönlü bir kapasitedir. Zekȃ, çok yönlülük göstermesine rağmen kendi içinde bir bütündür. Her insan, çeşitli zekȃ alanlarının tümüne sahiptir. Her insan, çeşitli zekȃ alanlarından her birini yeterli bir düzeyde geliştirebilir. ÇZK, eğer yeterli ve uygun destek, imkȃn ve eğitim sağlanırsa, gerçekte her bireyin zekȃ alanlarının hepsini oldukça yüksek bir düzeyde gösterebilme kapasitesine sahip olduğunu ileri sürmektedir. Bir insanın her alanda zeki olabilmesinin birçok yolu bulunmaktadır.
Bu ilkeler doğrultusunda Gardner ilk olarak yedi temel zekȃ alanını ortaya çıkarmış bunlara daha sonra sekizinci zekȃ alanını da eklemiştir. Gardner dokuzuncu zekȃ alanıyla ilgili çalışmalarına devam etmektedir. Gardner’in belirlediği çoklu zekȃ alanları şunlardır:
Sözel/Dilsel Zekȃ
Mantıksal/Matematiksel Zekȃ
Görsel/Uzamsal Zekȃ
Bedensel/Kinestetik Zekȃ
Müzikal/Ritmik Zekȃ
Sosyal/Toplumsal Zekȃ
Bireysel/İçsel/Kişisel/Öze dönük Zekȃ
Doğacı/Varoluşçu Zekȃ
---------------------------------------------------------------------
HOWARD GARDNER
Howard Gardner (d. 1943, Pensilvanya), halen Harvard Üniversitesi'nde çalışmalarına devam eden bir bilim adamıdır. O Harward Üniversitesinde psikoloji profesörü olmasının yanında “zero” projesinin de yönetmenidir. 2004 yılında Şangay’da Doğu Çin Üniversitesince “fahri profesör” unvanıyla onurlandırılmıştır. 1981’de Mac Arthur ödülünü almıştır. 1990’da Louisville’s Grawemeyer Üniversitesinin ödülünü alan tek Amerikalıdır. 2000 yılında John S. Yurttaşlık ödülünü almıştır. 2005’te ve 2008’de Dış Politika ve Magazinciler Derneği tarafından dünyadaki en üstün yüz dahi arasından birinci seçilmiştir. İrlanda, İtalya, İsrail ve Şili’deki yirmi iki üniversite ve kurumdan şeref ödülü almıştır. Yüzlerce makalesi ve yirminin üzerinde kitabı yirmi yedi dile çevrilen Gardner, tek bir zekȃ olduğuna dair kuramı şiddetle eleştiren, her bireyin birbirinden farklı pek çok zekȃsının olduğunu ve bunların her birinin kendilerine özgü bir biçimde geliştiği ve çalıştığını savunan, çoklu zekȃ kuramını ortaya atan bilim adamı olarak bilinmektedir.
O ve meslektaşları son yirmi beş yıldır performansa dayalı değerlendirmeyi, yaşayarak öğrenmeyi, bireysel öğretim programı, eğitim ve değerlendirmeyi içeren “Zero Projesi” üzerinde çalışmaktadırlar.
1990’ların ortasında Gardner ve meslektaşları “The Goodwork” projesine başlamışlardır. Goodwork, nitelik olarak harika, kişisel olarak çekici ima ve uygulamaları içeren bir çalışmadır. Araştırmacılar şartların değiştiğinde bireylerin nasıl başarılı olacağını ortaya çıkarmışlardır. Zamanın değişmesiyle insanların alım gücü artmış, teknolojiyle birlikte zaman ve uzay kavramı da kökten değişikliğe uğramıştır. Gardner’in kitaplarından “Zihin Çerçeveleri-Çoklu Zekȃ Kuramı” adlı kitabı eğitim, sanat, bilişsel psikoloji ve tıp alanlarındaki görüş ve düşünüşleri yakından etkilemiş, bu alanlarda bir devrim yaratmıştır.
Gardner ilk araştırmalarında yedi tür zekȃ tespit etmiştir. Bunlar sözel-dilsel zekȃ, mantıksal-matematiksel zekȃ, bedensel-kinestetik zekȃ, görsel-uzamsal zekȃ, müziksel-ritmik zekȃ, kişiler arası sosyal zekȃ, bireysel-içsel zekȃdır. Daha sonra sekizinci zekȃ olan Doğacı/Varoluşçu Zekȃ da bunlara eklenmiştir. Dokuzuncu zekȃ olduğu düşünülen varoluşsal zekȃ halen araştırılmaktadır.
Bu zekȃya biyolojik bir alan bulunamadığından Gardner bu zekȃya "yarım zekȃ" adını vermiştir ve bu zekȃyı listeye sonra ekleyebileceklerini belirtmiştir. Her insanda bu zekâların tümü bulunur, ancak insanların yetenek ve yaratıcılıkları büyük farklılıklar gösterir.
Gardner halen üniversite ve etik konularını içeren Goodwork projesine devam etmektedir. Bunun yanında yeni dijital medyanın etkilediği, içerdiği ahlak kurallarıyla büyük ilgi gören Goodplay ve Trust projelerini de yönetmektedir.
2006’da “Çoklu Zekȃ, Yeni Ufuklar, Zihin Gelişimi ve Eğitimi ve Howard Gardner Ateş Altında”yı yayımlamıştır. Howard Gardner Ateş Altında adlı eseri uzun otobiyografisi ve bibliyografyasının tamamını içermektedir. 2007’nin baharında “Gelecek İçin Beş Fikir” adlı eser Harvard iş okulu tarafından yayımlanan Gardner’in editörlüğünü yaptığı “İsteki Sorumluluk” adlı eseriyse 2007’nin yazında yayımlanmıştır. Gardner kendini şöyle anlatmaktadır:
Ben 1943’te Pensilvanya’nın Scranton şehrinde doğan, nazi Almanyasından kaçan mülteci bir ailenin oğluyum. Piyano çalmaktan çok zevk alan yetenekli bir çocuktum. Müziğin hayatımda her zaman önemli bir yeri oldu. Orta öğretimden sonra tüm hayatım Harvard Üniversitesinde geçti. Gelişimsel psikoloji ve nöropsikoloji alanında eğitim aldım. Yıllarca normal ve yetenekli çocukların kapasitelerini kullanımı, bilişsel gelişimleri ve beyni zarar görmüş yetişkinler üzerinde çalışma yaptım. İşte bu iki çalışma 1983’teki Zihin Haritaları adlı kitabımda bahsettiğim çoklu zekȃ kuramını geliştirmemi sağladı.
|